Ad Kavmii

Tarihte bir çok kez felaketlere uğramış kavimler bulunmaktadır. Bu kavimlerden biri de, şehir efsanesi haline gelen Ad Kavmi idi.

Ad Kavmi

İslam inancının kutsal kitabı Kuran-ı Kerim’de bahsedilen Ad kavmi, yüzlerce yıl insanlar arasında efsane olarak konuşuldu. Kimsenin varlığına inanmadığı bu kavim ile ilk bulgular 1990 yılının başlarında ortaya çıktı. Ad kavmi oldukça zengin nimetlere sahip, normal insan boyutlarının kat be kat üstünde dev adam ve kadınların olduğu bir kavim idi. İslamiyette, Dünya’nın en güzel şehri İrem Şehri olarak anlatılır.

Ad Kavmi, Hazreti Nuh’un soyundan gelen bir kavimdir. Oldukça fazla nimete sahip olan bu topluluğa Hazreti Hud peygamber olarak gönderilir. Hazreti Hud, şehir halkına Allah’ın varlığını ve dinini tebliğ etse de halktan gerekli inancı göremeyince, Allah 7 gece 8 gün boyunca çok şiddetli bir kasırga ile helak eder.

Arabistan'da Sergilenen Dev İskelet
Arabistan’da Sergilenen Dev İskelet

Ad Kavmi ve Arkeolojik Bulgular

Nicholas Clapp adında, amatör arkeolog Arap dünyası üzerine bilimsel çalışmalar yapıyor ve belgeseller hazırlıyordu. Bir gün yaptığı araştırmalar esnasında 1932 yılında yazılmış Arabia Felix adlı bir kitaba rastlar. Kitabın isminin anlamı ise, Romalılara göre günümüzde Umman ve Yemen ülkelerini kapsayan Güney Arap yarımadası idi. Antik yunanlılar ise Eudaimon Arabia adını söylediler. Her iki ismin anlamı ise Şanslı Araplar anlamına geliyordu.

Bu ismin verilmesinin nedeni ise, Baharat Yolu ticaret merkezi üzerinde bulunmasıydı. Ayrıca altın kadar değerli olan ve birçok toplumda dini ayinler esnasında tütsü olarak kullanılan nadir bir bitki olan Frankicense üretimi yapılması idi.

Kitapta daha bir çok bilgiye rastlayan Nicholas bu şehrin varlığına oldukça inanmıştı. Bu konu üzerine araştırmalarını derinleştirmeye karar veren arkeolog, bölgeye giderek ilk çalışmalarına başladı. Kitapta bulduğu bilgiler ışığında NASA’dan yardım isteyen arkeolog uzun uğraşlar sonucunda bahsedilen bölgenin uydu fotoğraflarını almayı başardı. Kendisi yaptığı kazılardan sonra gelen uydu fotoğraflarında şok edici bir detaya rastladı. Yeryüzünde insan gözü ile gözükmeyen bu yol ve şehir, uydudan rahat bir şekilde gözüküyordu. Bu bilgileri doğrulamak amacıyla Huntington Kütüphanesinde eski yazıtları araştırmaya başlar. Milattan Sonra 200 yılında Batlamyus tarafından çizilmiş bu şehre ve yol çizgilerine ait bir haritaya rastladı.

Arkeolojik Kazılar
Arkeolojik Kazılar

Fotoğraflar ile beraber bu haritayı karşılaştıran Arkeolog, yol bitişinde İrem şehrini bulacağına inanarak tekrar bölgeye gider. Bölgede yaptığı kazılar sonucunda 12 metrelik kum tabakasının altında şehrin sütunları ile mezarlıklara ulaşmayı başardı. Böylece, sadece Kuran-ı Kerim’de bahsedilen İrem şehri, bedeviler tarafından Kumların Atlantisi Ubar olarak anılan şehir keşfedildi. O dönem gazeteler

  • Muhteşem şehir bulundu.
  • Efsanevi Arap şehri bulundu.
  • Kumların Atlantisi Ubar bulundu.

Tarzında başlıklar attı. O dönemde bulunan mezarlarda çıkan cesetler ise şok etkisi yarattı. Kuran-ı Kerim’de yazdığı gibi boyu 30 40 metreye ulaşan insan kemikleri tespit edildi. Kuranda İrem şehri için ise şu ayet bulunmaktadır.

Rabbinin Ad (kavmin)e ne yaptığını görmedin mi? ‘Yüksek sütunlar’ sahibi İrem’e? Ki şehirler içinde onun bir benzeri yaratılmış değildi. (Fecr Suresi, 6-8)

NOT: Yazı içerisinde kullanılan görseller analiz edildiğinde fotoğrafların gerçek olmadığı ortaya çıkmıştır. Yazıdaki görseller ve kazı hikayesi, konu bütünlüğünün sağlanması için kullanılmıştır.